Akgün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Galip Akgün Bandırma’da inşaat sektörünün gelecek vizyonunu değerlendirdi.
Mesleğinde İshak Alaton’u, Üzeyir Garih’i örnek alan, Bandırma’da yüksek katlı binaların olmasını savunan, şehircilik adına bir çırpı da eksikleri sıralayıveren bir isim o. Akgün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Galip Akgün, projelerini ve tekmil-i birden gelecek projelerini Şehr-i Bandırma’ya anlattı.
2001 yılında Serenay İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Koordinatörü olarak Bandırma’daki inşaat sektörüne adım atan 2003 yılında artan iş yükü ve potansiyeli ile Akgün İnşaat’ı kurarak Yönetim Kurulu Başkanı olan Galip Akgün, inşaat sektöründe Bandırma başta olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerine yapıtları ile attıkları imzaları ve Bandırma’da inşaat sektörünün geleceğini Şehr-i Bandırma okurları ile paylaştı.
Bandırma ve Türkiye’nin çeşitli illerinde fabrika, lojistik depo, endüstriyel ısı merkezleri ve enerji santralleri yapan Bandırma’da da ilk olarak inşaat sektörüne 6. Ana Jet Üssü’ne inşaa ettiği uçak hangarları ve depo inşaatları ile adım atan Akgün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Galip Akgün, Bandırma’da konut açığının yüksek boyutlarda olduğunu ve konut standartlarının da çok düşük olduğunu gözlemlediklerini ifade etti. Akgün, “Konut projelerine girmemiz ile buradaki çalışma şartlarının tedarikçi koşullarının büyük illere nazaran burada daha iyi olduğunu gördük. İstenilen bir ürünü 1 saat içinde bulmanız mümkündü. Bandırma haricinde diğer illerde de Çanakkale, İstanbul, Balıkesir gibi illerde de projelerimiz var. Bandırma Türkiye’nin en güzel lokasyonu olan ilçesi ama il statüsündeki ilçesi. Bu nedenden dolayı da Bandırma’da yoğunlaştık. Ailemizi buraya getirdik. Burada da mutluyuz.” dedi.
Bandırma’da inşaat sektörünün geldiği konumu ve gelecekteki vizyonunu da değerlendiren Galip Akgün, “İnşaat sektörüne iki açıdan bakmak lazım. İnşaatı yapan grup ve inşatın satışını yapan grup olarak bakarım. İnşaat sektörü Bandırma’da ilçe olmasına nazaran il çapında büyüyor. Bu bizim için avantaj. Dezavantajı ise cebine 30-40 bin TL koyan insanların müteahhit olması. Kimseyi aşağıladığımızdan değil ama Bandırma’da bakarsanız kayıtlı 200 müteahhit vardır. Bunlardan iki ya da üç tanesi mühendis grubundan gelmiştir. Hiçbiri mühendislikten değil, tam tersi fırıncılıktan, balıkçılıktan, kalıpçılıktan gelmektedir. Dolayısı ile onlarla bizim rekabet şansımız yok. Biz bütün inşaatlarda yapı statiği olarak kullanılan malzeme olarak müşteri memnuniyeti olarak büyük efor sarfediyoruz. Bu bizim rekabetimizi arttırdığı gibi fiyat politikamızı daha yüksekte tutuyor.” dedi.
Sürekli göç alan ve nüfusu oldukça artan Bandırma’ya paralel olarak inşaat sektöründeki gelişim ivmesini de değerlendiren Akgün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Galip Akgün, “ Bugün dünyada da en büyük etkenlerde biri yeşil alanın çok az olması. Bunların gerekçelerinden biri Belediye olarak, çevre ve şehircilik olarak yeşil alan yerine binanın kat yüksekliğini düşündükleridir. Bugün batalığa bile bina yapılır. Hem de 40-50 kat. Yeter ki yapı statiği dinamiği ona göre ayarlansın. Bandırma’da çevrecilik ve şehircilik olarak başarısız bir çalışma yürütülmüş. 3-4-5 kat ile bir çözüm yaratamazsınız. Burada büyük bir konut açığı var, eksiği var. Bunu ister 5 katta çözersiniz ister 20 katta çözersiniz. Doğrusu taban alanının düşük olup kata verilmesi. Ama şu anda Bandırma’daki imar durumu buna el vermiyor. Bu büyük bir handikap, hem müteahhit için hem de konut sahipleri için. Zemin kat ve çatı katlar hava şartlarından dolayı rağbet görmeyen yerlerdir. Toplamda binalarda ara katlar vardır yani. Bu da satışı engelliyor. Herkes orta katlarda oturmak istiyor. Bizim Havuzlu Bahçe isminde bir projemiz var. 14 bin metrekare alan üzerine yapıldı. 130-140 daire var. Aynı arsa büyükşehirlerde olsa biz orada ciddi yeşil alan ve sosyal tesis imkanı bırakarak yükseliriz kat konusunda. Bugün Bandırma tükendi. Eğer yüksek katlı binalar yaparsanız tarımsal arazilerinizi öldürmezsiniz. Bandırma bugün nereye doğru büyüyebilir? Kayacık altı ve Edincik. İki yer de tarımsal arazi. Büyümeyi yatayda değil, dikeyde yaparsanız hem şehircilik olarak çok başarılı olur, hem de tarımsal arazilerinizi daraltmamış olursunuz.” dedi.
Bandırma’nın artık ilçe düşüncelerinden çıkması gerektiğini ve özellikle şehirleşmede bir il gibi hareket etmesi gerektiğinin altını çizen Galip Akgün, “Bandırma doğudaki iki üç ilin nüfusunu geçen bir nüfusa sahip. Halen daha kat arttırımı yapılmıyor. İmar Komisyonundaki arkadaşlarımız şu anda taşın altına elimizi koyalım demiyorlar.” dedi.
Akgün İnşaat olarak gelecekte projeleri hakkında da bilgiler veren Akgün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Galip Akgün, “Bizim bir projemiz var. 130-140 dairelik. Şu anda mevcut imar durumu 5 kat. Yeri de Çınarlı Mahallesi başlangıcında. Biz burada kentsel dönüşüm ile ilgili çalışmalar yapmak istiyoruz. Kat oranını 7 kata çıkararak orada yeşil alanlar yapmak amacındayız. Bandırma’da yapılaşmanın dikey olarak devam etmesi konusunda Bandırma Belediyesi yetkilileri de Şehir plancıları da Büyükşehir Belediyesi’ne bir dosya verirseler, tabi bunu sadece Bandırma olarak düşünmek yeterli değil. Bütün ilçelerde aynı sorunlar var. İşte Gönen tarım arazisi statüsünde ve 3-4 kat. En iyi imar şu anda Edremit tarafından veriliyor. 7-8-9 kat gömme balkon sistemi ile yapı izinleri veriliyor. Doğrusu alanlarda kat arttırmaktır. Hiçbir şekilde yayılmamalı. “ dedi.
Bandırma’da hiçbir yapının birbirine uymadığını ifade eden Akgün “Yapılar birbirine ne kadar uyumlu olursa şehircilik anlamında başarı sağlanabilir. Tasarımlar kişiye firmaya özeldir. Eğer tek tip projelerle, farazi söylüyorum, balkonları bir metre çıkıp bırakalım gibi. Bu yapı yapan müteahhitleri bir kaba sığdırmak gibi bir şeydir. Şehircilik olarak bence çok başarısızız. Bandırma’da ciddi bir altyapı sorunu var, ciddi bir çevre şehircilik plansızlığı var. Bunun nedenleri ama yeni yönetim, ama eski yönetimler, yıllar öncesi yönetimlerden kaynaklanıyor. Bakın bugün mesela İstanbul’un Ataköy’ün de çok ciddi güzel yapılar yapılıyor. Katı yüksek kullanmışlar ama yeşil alanı geniş tutmuşlar. Bandırma’nın da buna ihtiyacı var. Orada katın yüksekliğini kimse sorun yapmıyor. Bizim Bandırma olarak halen daha kendimize ait bir spor salonumuz yok, kongre merkezimiz yok. Engellilerle ilgili rehabilitasyon merkezlerimiz yok. Belediyecilik bana göre sadece altyapı ve yoldan ibaret değildir. Belediyecilik yaşanacak alanlar oluşturmak, yeşil alanlar yapmak, kültürel alanlar yapmaktır. Belediyecilik insanın insan gibi yaşaması için gerekli alanları üretmektir. Bandırma’da üzülerek belki yerel yönetimin büyükşehir ile olan parti farklılığından dolayı belki de daha başka nedenlerden dolayı kentin durumu içler acısı. Bu iyileşecek midir? Evet, çünkü şu andaki Belediye Başkanımızın çalıştığını görüyorum, efor sarfediyor. Kişisel olarak da çok önem gösterdiğim bir kişi kendisi. Herkesi dinliyor, çözüm önerilerini dikkate alıyor. İnşallah gelecekte ideal projeler üretilir” dedi.
Mesleğinde idol olarak değerlendirdiği isimlerin İshak Alaton ve Üzeyir Garih olduğunu belirten Akgün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Galip Akgün, “Onlar bizim üniversite de hocalarımızdı. Hem ticarette çok başarılı insanlar. Hem de çok ciddi sermayeleri olmasına, başarılı işler yapmış olmalarına rağmen pğolitikaya girmemiş insanlar. Onlar da benim gibi Makine Mühendisi. Ahlak olarak, ticaret olarak başarılılar. Bu ülkede yaşamışlar ve bir şeyler kazandırmışlar” dedi.
